22 May 2011

‘22 MAYIS DÜNYA BİYOÇEŞİTLİLİK GÜNÜ’ NEDENİYLE AÇIKLAMA


TEMA Trabzon Temsilcisi Yar. Doç Coşkun Erüz; ‘22 Mayıs Dünya Biyoçeşitlilik Günü’ nedeniyle bir basın açıklaması yaptı.



“Kaçkarlar Senin Sahip Çık!.. Koruyarak Kalkınmak Mümkün”



TEMA Trabzon Temsilcisi Yar. Doç Coşkun Erüz; 22 Mayıs Dünya Biyoçeşitlilik Günü nedeniyle yaptığı basın açıklamasında;


“22 Mayıs Dünya Biyoçeşitlilik Günü 2011 yılının ana konusu ‘Ormanların Biyolojik Çeşitliliği’ olarak belirlendi. TEMA Vakfı, Dünya Biyolojik Çeşitlilik Günü’nde, AB ile birlikte finanse ettiği ve ortaklarıyla(*) birlikte yürüttüğü Kaçkar Dağları ve Sürdürülebilir Orman Kullanımı ve Koruma Projesi çerçevesinde kampanya başlattı. ‘Kaçkarlar Senin Sahip Çık!.. Koruyarak Kalkınmak Mümkün’ sloganı ile başlatılan kampanya, Artvin ve Yusufeli çevresindeki ormanların ekolojik değerlerinin yanında ekonomik değerine dikkat çekmeyi amaçlıyor. Kampanya ile herkes, doğal yaşlı ormanları, bitki çeşitliliği, yaban hayatı, görsel güzelliği ve bozulmamış bütüncül doğası ile Kaçkarlar’a sahip çıkmaya çağrılıyor.


Proje sahası Kaçkar Dağları Milli Parkı’nın Rize bölümünden Borçka’ya dek uzanan ve Çoruh Vadisi’nin önemli bir kısmını içine alan 1.800 km2 bölgeden oluşuyor. Türkiye’nin keşfedilmemiş cenneti Kaçkarlar’da insanlar, boz ayı, çengel boynuzlu dağ keçisi, vaşak, su samuru, 200 kelebek ve 118 kuş türü ile 22 sürüngen ve amfibi ile birlikte - zaman zaman küçük çatışmalar olsa da - yüzyıllardır uyum içinde yaşıyorlar.


Ancak, bu olağanüstü tür çeşitliliği ve genetik zenginlik, HES Projeleri ve madencilik faaliyetlerinin tehdidi altında.


-Yusufeli ve Altıparmak’ta yapılmak istenen 30’un üzerindeki HES projesinin inşaatları, bölgenin eğimli ve dik arazilerinde sel, heyelan ve erozyon riskini arttıracak.


-Hafriyatla daralan dere yatakları işletme aşamasında azalacak su miktarına bağlı olarak bitki örtüsünü de kaybedince özellikle bahar aylarında sel tehlikesine karşı savunmasız kalacak.


-HES’ler nedeniyle yüzey suları ve yeraltı su seviyesinde yaşanacak değişiklikler vadi tabanındaki tüm ormanları olumsuz etkileyecek.


-Suyun doğal akış dengesi bozulunca, dünyanın en iyi dört rafting parkurundan biri ortadan kalkacak.


-HES Projeleri nedeniyle Yusufeli ve Altıparmak’ta sel ve toprak kaymasını önlemeye karşı görev yapan yaklaşık 50 bin ağaç ve 212 ha orman yok olacak.


-İnşaatlar çok sayıda nadir türü barındıran yaşam alanlarını yok edecek. Örneğin Orman serçesinde (Passer montanus) tür kaybı % 46’ya varacak.


-Nesli küresel ölçekte tehlikede bulunan Kafkas semenderinin dünyadaki nüfusunun yarısı bu bölgede yaşıyor. Madencilik faaliyetleri bu ölçekte yapılırsa Kafkas semenderlerinin yaşam alanları ortadan kalkacak.


-Bölgede 27 Avrupa ülkesinin toplam kelebek varlığından fazla kelebek çeşidi yaşıyor. Bu kelebeklerin 7’si sadece ülkemize özgü. HES’ler ve madenler onların da yaşam alanlarını ortadan kaldıracak.


-Bölgede 32 yıldır yapılacağı söylenen Yusufeli Barajı da bir diğer tehdit. Bu baraj yapılırsa Yusufeli İlçe Merkezi ve 3 köy haritadan silinecek. 16 köy kısıtlı tarım arazilerini kaybedecek.


Proje kapsamında bölgede Koruma ve Planlama İçin Bilimsel Yaklaşım, Kırsal Kalkınma, Yaban Hayatı Zenginleştirme ve Sürdürülebilir Turizm ana başlıklarında çalışmalar yapıldı. Bu çalışmalar sonucunda Kaçkarları korumaya değer kılan özellikler belirlendi. Bu değerleri koruyarak kalkınmanın yöntemleri proje süresince alanda sergilendi. Ve proje kapsamında tüm ilgili tarafların aktif katılımlarıyla hazırlanan ve geleceğe uzanan ‘Çok Sektörlü Plan’ ile model olarak ortaya kondu. Şimdi tüm ilgili kurumların hedefi, bu plana sahip çıkılması, planın uygulanması ve tamamlandıktan sonra da, bölgenin bu plan doğrultusunda korunmasına ve gelişmesine devam edilmesidir.


Saygılarımızla; Toprağına Sahip Çık !” ifadelerini kullandı.

Hiç yorum yok: