24 Oca 2011

"T.B.M.M’ NİN ZAMANIMIZDAKİ EN ÂCİL PROJESİ, İŞSİZLİĞİ YOK ETMEK PROJESİ OLMALIDIR"

Araştırmacı yazar MUSTAFA YAZICI

Türkiye’yi kalkındırmak isteyenler önce Türkiye’nin istikbali olan gençlerini bir işle üretime yönlendirmelidirler. Üniversiteleri bitiren gençler hemen bir meslekte işlerine başlamalıdırlar. Türkiye nüfusu yetmiş (70)milyonu aştı.


Nüfus genç…


Fakat on beş milyon işsiz var. Nasıl geçinecekler? Nasıl yuva kuracaklar? Nasıl yarınları omuzlayacaklar? Nasıl icâd ve keşifler yapacaklar? Vatana nasıl hizmet edecekler?


Trabzon’da ise yüzbin civarında.. İlgili birimler Türkiye’deki işsizleri beş milyon, Trabzon’dakileri on bin gösteriyorlar.. Tabii ki yalan..


Devlet Plânlama Teşkilâtı’ndaki rakamlarda Trabzon’un kalkınmışlık sırası 38-4O civarındadır. Seksenbir vilâyetin içinde kırkıncı kalkınmışlık sırası Trabzon’a yakışıyor mu? İki yüz civarındaki dünya devletleri içinde yüz küsürüncü sıralarda olmak Türkiye’ye yakışıyor mu? Yakışmaz. Çünkü: plân-proje yok. Üretim ve ihracat yok.. Çoğu ithalat.. Yani hazırcılık.. Hazırları pazarlamak…Üretip hazırlamak yok.. Enflasyon da asıl bu hazırcılık yüzündendir.. Birileri hazırlayacak. Herkes hazırı satacak.. Böyle ekonomi ve bereket olur mu?


Hormonlu ve GDO’lu sağlıksız ekonomi işte asıl bu yüzden.. Balıkta Norveç’e, sarımsakta incik-boncuk sanayiinde Çin’e, Domates ve diğer sebze tohumlarında İsrail’e, yoğurtta Fransa’ya, diğer hayvan ürünlerinde Hollanda’ya, tahılda Meksika’ya, sanayide ileri ülkelere muhtaç oluşun asıl sebebi işsizliktir.


İşsizliğin çaresi ise son zamanlarda moda haline gelen Çin filmlerinde veriliyor.. Adam yetiştirmek.. Adam yetiştirecek elemanı yetiştirmek.. İşin sırrı budur.


Halbuki, üniversite programlarına bakınız.. Gençlerimiz pırıl pırıl.. Atak, cesur, çalışkan, zeki ve çok becerikli. Sorunları çözmeye ne güzel görüşler getiriyorlar.. Ellerinden tutan ve destek veren yok…Bu olsa ne iş mucizeleri gösterecekler.. Neler neler.. Onları internet kafelerine mecbur edip işsiz bırakanlar eski sigaralı kahvehanelerden beter bir tembelliğe itiyorlar da haberleri yok.. Kimi üniversiteye imtihansız alınmaz. Kimi üniversiteden mezun olur, iş verilmez.. Yazık değil mi bu boşa akan akıl, ilim ve kan enerjilerine.. Bundan büyük kayıp var mı?


T.B.M.M. istedi mi bir GAP projesi yapıyor.. Fakat neden bir işsizliği yok etme ve üretme projeleri yapmıyor? Afrika devleti Libya bile köyleri belde, ilçeleri il yapma yerine TOKİ misâli, anahtar teslimi birkaç yeni şehir inşa ederek işsizleri orada iskân ettirip işe ve maaşa bağlıyor. Böylece sorun çözülüyor.. Bir Afrika devleti kadar uyanamadık mı?


Türkiye’nin iki buçuk misli büyük toprağı var, “var mı bana yan bakan?” diyor.. Ben iktidarlar kurulurken iki şeye dikkat ediyorum. Biri, ilim projesi var mı? Diğeri: işsizliği yok etme projesi var mı? Yoksa bu iktidar da hazırcı demektir. Olan devlet mallarını da satacak ve özelleştirecek demektir.. Böyle iktidarların diğer devletlerin paralarının yanında parasının değeri olur mu? Sadece particilik yaparlar o kadar..


Halbuki, bir Libya Dinarı iki buçuk Amerikan dolarıdır. 1982-83 yıllarında Libya’nın Başkenti Trablus’ta birbuçuk sene bir Türk Şirketine tercümanlık yaptım, oradan biliyorum. Kaddafi 1969’dan beri iktidarda. Bizdeki gibi altmış partisi de yok..Türkiye Libya’yı beş yüz sene yönetti, şimdi ne durumda? Allah’a ve kula reva mı? Okullarda sınıflarda kitabı ve dersi başındaki öğrencileri bir fabrikada işinin başında çalışırken salon salon üretici olarak düşlemedikçe bu gibi devletçilikler, particilikten öteye geçemez. İktidarlar asla muktedirler olamazlar.. SADECE ÇALIŞMAK FARZ DEĞİL, ÜRETMEK DE FARZDIR. Balsız arı vızlaması neye yarar?


İMF kapılarında el açmak hep üretimsizlikten ve işsizlikten değil mi? Atatürk’ten sonra, hiç buğday tarlalarında, traktörlerin ve çiftçilerin yanında veya öğrencilere ders anlatırken bir devlet adamı gördünüz mü? Veya Fâtih, Yavuz ve Kanûnî gibi ülke topraklarını bereketlendiren devlet adamları yeniden yetişiyor mu? Oturup da işsizliği yok etme toplantısı ve projesi yapan bir milletvekili grubu gördünüz mü?


Fakat, KIYAK EMEKLİLİĞE imza atıp kendi ceplerini dolduranları çok gördük… İşsizliği yok etmeye hiç kimse bakmıyor.. Bari, Trabzon milletvekilleri parlamentoda bir işsizliği yok etme projesi toplantısı başlatsınlar da bütün Türkiye’ye, hatta dünyaya kalkınmada örnek ve önder olsunlar.. Trabzonlulara bu yakışır… Yoksa, adımız maççıya çıkmaktan kurtulamayacak…


TOKİ’ye stad veya konut yaptıracağına veya İlçeleri il yapacağına devlet Türkiye’nin geniş, uçsuz bucaksız âtıl arazilerinde üçer milyonluk beş tane yeni şehir yaptırsa, on beş milyon işsizi mesleklerine göre görevlendirerek hemen iskân eder. Onları bu şehirlerin konutlarına yerleştirir. Yirmi beş sene- emekli olana kadar-maaşlarından keser alır.


Vatandaşlar bak ülkeyi nasıl kalkındırır. Kimi de geniş arazilerde Traktörlü ziraatte çalıştırılır. Böyle işsizlik GAP’ı projesi daha iyi olmaz mı?


Osmanlı ve Atatürk dönemindeki fabrikalar bile yer yer kapandı. Uçak ve motor fabrikaları da dahil.. HELE TRABZON’A TEK FABRİKA KURULMADI. DEMİRYOLU ve TREN bile halâ gelmedi. İŞSİZLİK sıfırlanmadan ülke kalkınır mı?


KAP, KEİB ve DOKAP projeleri ne oldu? YOKSA, ATATÜRK VE KANÛNÎ ALEYHİNE FİLM ÇEVİRİP İZLETMEKLE VEYA AB – ABD VE PKK GÜDÜMLÜ KÜRT AÇILIMI İLE KALKINACAĞINI ZANNEDENLER Mİ VAR? Adama demezler mi : “Geçti Bor’un pazarı. sür eşeği Niğde’ye; işsizliği yok etme, üretimi artırma projeniz nerde?” diye..


Bilmem bu “ANAHTAR TESLİMİ ŞEHİRLER” projesi teklifimi T.B.M.M. nazar-ı itibara alacak mı? Hiç olmazsa sesimizi TOKİ Başkanı Trabzonlu Hemşehrimiz duysun.. O bile yeterde artar bile….


MUSTAFA YAZICI - 1.14.2011
Araştırmacı Yazar


www.ilkhabergazete.com

Hiç yorum yok: